Göz küresinin içi (fundus), katarakt ve benzeri engeller nedeniyle muayene edilemediğinde kullanılan tanı yöntemlerindendir.
Retina ayrılması (dekolman), göz içi tümörleri, göz içi yaralanmaları ve göz içi kanamalarının incelenmesinde büyük önemi vardır.
Gözler kapalıyken, göz kapağı üzerine sürülen bir jelin üzerinden yumuşak temasla uygulanır.
Gözlerden herhangi birisinin sabit bir noktaya bakarken görebildiği sahanın tümüne “Görme Alanı” adı verilir. Normal bir gözde görme alanının genişliği burun tarafında (nazalde) 60º, altta 70º, üstte 50º ve kulak tarafında (temporalde) 90º’dir.
Bu test ile gözünüzün kan dolaşımı ve özellikle retina olmak üzere gözün bazı dokularının yapısal değişiklikleri hakkında fikir edinir. Hastanın iki gözüde dilate ettikten sonra koldan %10’luk floresein maddesi ven içine verilir ve gözün retina tabaka resmi seri olarak çekilerek görüntüler kaydedilir.
Retinanın damarını etkileyen hastalıklarda (damar tıkanıklıkları, şeker hastalığı gibi) ve yaşa bağlı makula dejenerasyonunda membran tipini belirlemek başta olmak üzere, retinanın doğuştan gelen yapısal hastalıklarında ve tümörlerde de anjiyografi uygulanabilir.
Biometri Nedir?
Katarakt ameliyatı esnasında yerleştirilecek olan göz içi lensinin (İOL) gücünün hesaplanması için kullanılır. Göz ve orbitanın iç oluşumları doğrudan görülemediğinde, veya bilinen ya da şüphe edilen hastalığın yapısı ayırt edilemediğinde kullanılan oftalmik ultrasonografi (görüntüleme) cihazıdır. İki tür biometri vardır.
Ultrasonik (A-Scan) Biometri
Yaygın olarak kullanılan yöntemdir. Özellikle ilerlemiş kataraktlarda bu yöntem kullanılır. Kontakt yöntemi ile yapılan biometride hata payı ölçen kişiye göre değişmektedir.
Optik Biometri
Hassas bir yöntemdir. Hastaya temas etmeden ve oturur pozisyonda yapılır.
